Gecen yıldan aktardığım bir yerlere sığdıramadığım bazı güzellikleri de buraya eklemek istiyorum. bir kartın arasında kızkardeşlik sevgisinin kanatlarına eklenip de gelmiş. Olmasaydı ne kadar eksik kalırdım . çok eksik kalırdım dediğim kadın.

Üzeri tahtalarla kapatılmıştı ve tam ortasında o mahzene inebileceğiniz bir kapak vardı. Kış aylarındaysak eğer o kapağı açtığımızda misler gibi portakal kokusu gelirdi. Anneannem mahzenin tabanına talaş serer üzerine portakalları dizer, bir çeşit kiler olarak kullanırdı ama orası biz çocuklar için dünyanın en gizemli yeriydi. Çünkü orada biz doğmadan ölen dedemizin hazinesinin gömülü olduğuna inanırdık.

Tuesday, August 25, 2015. Bir Adam, Bir Kadın ve Bir Bebek. En son yazdıklarıma bakınca asırlar öncesi gibi geldi o gün, halbuki hayatın bizim için ne planları varmış o anda. Başlıktan ve fotoğraflardan da anlayacağınız üzere artık bir adam, bir kadın, bir de bebek modunda devam ediyoruz hayata. Çok uzaklarda, okyanus ötesinde geldi girdi hayatımıza bebek insanı. Sonunda toplayıp pılıyı pırtıyı döndük memlekete. Şimdilerde küçük bir Ege kasabasında bebek büyütüyoruz keyifle. Yazılacak öyle çok şey var ki.

Her ikisinde de eğitmen yardımıyla olumlu sonuçlar alınabileceği, başarı oranlarının hayli yüksek olduğunu kanıtlar nitelikte.

Göllerin kenarlarına ilişmek güzel geldi. Yeşili yırtan mavilik, kucağını anaç açan su, her daim usulca yamacına kenarına ilişiveren yolcular. Göl oldu, birikiyormuş damla dediğin. Bir gün bir ağırlık, ağır geldi. Susmaya uzun süre susmaya alışmanın konuşamama ihtimali . Kirlenmek, hayata karışmamanın, durmanın bir bedeli. Bakışım küçük, iğnenin ucu göğsümde.

Derin yazısının karakterlerini bu sayfadan. Tarih - saat yazı karakterleri burada. Perşembe, Eylül 10, 2015.

Kahvenin mürekkep ile buluştuğu her yerde âşikâr. Bir hüzün ve heves var galiba. Hüzün ve heves de yazıyla ilişkili gibidir, belki heves daha çok şiirle, hüzün de kederle bağlantılıdır. Yazmaya plansız başlayan herkes nereye varacağını kestiremez ya öyle bir şey. Yazmanın bir lezzeti var mıdır, diye düşünmeye de varabiliriz. Belki de mürekkep ve kahvenin hemen yanımızda, hayallerimizin ise uzakta olmasında bir hikmet vardır. Kimi de gider bir defter alır, mürekkebi döker.

Thursday, March 15, 2018. I have just added an update to the previous Chronicle. In the form of a post scriptum. I have remade the graph with new data and added a couple of reflections. This text will disappear in a some weeks. That is why I have disabled the comments, which should go to the previous text. Nakano, March 15th 2018. Saturday, March 10, 2018. More reflections on ink prices in Japan.